Nazar İçin Tedbir

  • 1) BİRİNCİ TEDBİR: 

Sabah ve akşam koruyucu dua, evrad ve zikirlere devam edilmelidir.

Onları okuyan kimseyi Allah (c.c.) nazardan muhafaza buyurur. Okunacak sure ve dualar çoktur.

Bazıları şunlardır: Fatiha Suresi, Ayetü’l-Kürsî, Felâk Suresi, Nâs Suresi,

Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in okuduğu muhtelif dualar. Nazara karşı şu duayı okumalıdır:

“Yarattığı şeylerin şerrinden Allah (c. c.)’ in tam olan kelimelerine sığınırım.” (Ebu Davûd, Tıp, 19; Dârimî, İsti’zan, 48; Muvatta, İsti’zan, 34; Ahmed b. Hanbel, 4/430)

Yine şu duayı okumalıdır:

“Bütün şeytanlardan, zararlı hayvanlardan, Kem gözlerden Allah (c.c.)’ın tam olan kelimelerine sığınırım.

Hiçbir iyinin ve kötünün yapamadığı ve Allah (c. c.) ‘in yaratıp vücuda getirdiği bütün şerlerin şerrinden,

Gökten inenlerin ve göğe çıkanların şerrinden,

Yerde bitenlerin ve yerden çıkanların şerrinden,

Gecenin ve gündüzün fitnelerinin şerrinden,

İyilik için kapı çalan hariç, gece ve gündüz her kapı çalanın şerrinden Allah (c. c.) ‘ın tam olan kelimelerine sığınırım.

Ey Rahman (olan Allah’ım).” (Buharî, Kitabü’l-Enbiya, 10; Müslim, Kitabu’z-Zikr, 54, 55) 

Yine şu ayeti okumalıdır:

“Doğrusu inkâr edenler, Kur’an’ı duydukları vakit (sana olan düşmanlıklarından dolayı) neredeyse gözleri ile seni yere sereceklerdi! Hâlâ da (senin için) mutlaka o, delidir, diyorlar. Halbuki Kur’an, bütün âlemler için bir öğütten başka bir şey değildir.” (Kalem, 68/51, 52.)

İnsanların ahvâline bakan kimse, nazar konusunda onlarda bir umursamazlık olduğunu görür. Oysa ki, bilhassa bebeklerin ve küçük çocukların şeriata uygun dualarla nazardan korunmaları gerekir.

Resûlüllah (s.a.v.) Efendimiz, Hz. Hasan (r.a.) ve Hz. Hüseyin (r.a.)’ı şu dua ile koruyordu:

“Sizi, bütün şeytanlardan, zararlı hayvanlardan, kem gözlerden, Allah (c.c.)’ın tam olan kelimelerine sığındırırım.” (Buharî, Abdullah b. Abbas’dan rivayet etmiştir.)

Resûlüllah (s.a.v.) Efendimiz, torunları olan Hz. Hasan (r.a.) ve Hz. Hüseyin (r.a.)’a hitaben yine şöyle derdi:

“Şüphesiz ki, sizin atanız (İbrahim Aleyhisselâm) İsmail’i ve İshak’ı onlarla koruyordu.” (Buharî, İbn-i Abbas’dan rivayet etmiştir.)

  • 2) İKİNCİ TEDBİR: 

Nazar değmesinden korunma yollarından biri de, korktuğu ve şüphelendiği kişilerin yanında güzelliklerini teşhir etmemelidir.

Hafız el-Bağavî “Şerhü’s-Sünne” eserinde anlattığına göre, Hz. Osman b. Affan (r.a.) çok güzel bir çocuk görmüştü. Bunun üzerine, onu nazardan korumak için çocuğun velisine şöyle dedi: “Bu çocuğun çenesine siyah boya sürerek onun güzelliğini kamufle ediniz

  • 3) ÜÇÜNCÜ TEDBİR:

Göz değmesinden korunma yollarından biri de görüp beğendiği bir şey hakkında, gören kişinin bereketle dua etmesidir.

Bir kimse, kendi gözünün başkasına zarar vermesinden korkarsa, ona baktığı zaman şöyle demelidir:

“Allah (c.c.) onu sana mübarek etsin.” (Benzer ifade ile bk. Ebu Davud. Nikâh, 36; Tirmizî, Nikâh, 7; İbn-i Mâce, Ezan, 2; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 3/281.)

Veya şöyle demelidir:

“Ya Rabbi! Ona mübarek eyle.” (Benzer ifade ile bk. Müslim, Zühd, 74; Ebu Davud, Vitir, 31; Nesaî, Zekât, 12; İbn-i Mâce, Zühd, 8; Ahmed b. Hanbel, müsned, 3/108, 188, 5/77.)

Yahut şöyle demelidir: “Mâşâallah (Allah ne güzel yapmış) Allah’tan başka kuvvet (sahibi) yoktur.” (Ebu Davud, Edeb, 101.)

Ya da buna benzer dualar etmelidir. O zaman Allah (c.c.)’ın izni ile zarar defolur gider.

Kendi nefsinden, başkasına nazar değmiş olmasından şüphelenen ve endişe duyan kimsenin yapması gereken şey, Allah (c.c.)’dan korkması ve gözdeğmesine sebep olabilecek şeylerden sakınmasıdır. Bunun için Allah (c.c.)’ı çokça zikretmeye devam etmelidir. İnsanlardan hoşa giden bir şey gördüğü zaman Allah (c.c.)’dan, onu mübarek kılmasını dilemelidir.

Yüce Allah (c.c.)’ın, insanlara vermiş olduğu nimetlere kesin olarak hased etmemelidir. Çünkü, eğer onlara hased ederse, sanki Rabbine karşı itirazda bulunmuş gibi olur.

ÜZERİMDE NAZAR VAR DİYORSANIZ veya BU DURUMDAN ŞÜPHELENİYORSANIZ ZAMAN KAYBETMEDEN 

ABDULKADİR HOCA İLE İLETİŞİME GEÇİN